Genel İSG Haberleri
Baret Kullanmayana Kötü Haber!
![]() Trakya Üniversitesi Bilgisayar Teknolojisi ve Bilişim Sistemleri bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi Enes Ekim, Akıllı Baret Kontrol Sistemi geliştirdi. Türk Patent Enstitüsü'ne yaptığı başvuru kabul edilen proje ile baret'in gerekli alan ve zamanlarda kullanılıp kullanılmadığı yetkililere anında iletilecek. Çalışmayla ilgili Ekim şu bilgileri verdi: "Baret, kullanım zorunluluğu olan kişisel koruyucu. 2015 yılı için açıklanan resmi pazar payı 33 milyon dolar. Geliştirdiğim sistem aracın gerekli alanlarda ve zamanlarda kullanılıp kullanılmadığı raporluyor. Veriler iş güvenliği uzmanları ya da şirket yetkilileri tarafından anlık olarak masaüstü, web ve mobil ortamlarda görüntülenebiliyor. Bu sayede fabrika ve madencilik gibi alanlarda oto kontrol mekanizması oluşacak. İş güvenliği ve işçi sağlığı da korunacak. İlk prototipini üreterek Türk Patent Enstitüsü'ne geçtiğimiz yıl Kasım ayında patent başvurumu yaptım. Tescilini bekliyorum. Bakanlıklar ve sektörün ileri gelen firmaları ile görüşmelere devam ediyorum. Amacım yeni bir istihdam sağlamak ve ülkemize teknoloji alanında bir katma değer yaratmak." |
Risk analizi yapmayan işverenlere para cezası
![]() Yenilenen para cezası oranları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından kamuoyuna bugün duyuruldu. Yeni düzenlemeyle birlikte iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili tedbir almayan, organizasyonu yapmayan, gerekli araç ve gereçleri sağlamayan, sağlık ve güvenlik tedbirlerini değişen şartlara uygun hale getirmeyen ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapmayan işveren artık 2 bin 240 lira ceza ödemek zorunda kalacak. İŞYERİ HEKİMİ ÇALIŞTIRMAYANLARA 5 BİN 601 TL CEZA YAZILACAK İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini izlememek, denetlememek ve uygunsuzlukları gidermemenin cezası 2 bin 240 lira olarak uygulanacak. İş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırmayanlara da 5 bin 601 lira para cezası kesilecek. İSG hizmetleri için görevlendirdikleri kişi veya hizmet aldığı kurum ve kuruluşların görevlerini yerine getirmeleri amacıyla araç-gereç-mekân sağlamayan ve iş güvenliği uzmanları ile işyeri hekimlerinin hak ve yetkilerini kısıtlayan işverenlere de bin 680 lira ceza yazılacak. KAPATILAN İŞYERİNİ AÇMANIN CEZASI 89 BİN TL OLDU Risk değerlendirmesi yapmamak veya yaptırmamanın cezası geçen yıl 3 bin 361 liradan başlayıp, tekrar eden her ay için 5 bin 41 lira olarak uygulanırken yeni yılla birlikte bu ceza 63 bin 853 liraya yükseldi. İşletilmesine Bakanlıkça izin verilmeyen işyerini faaliyete geçirmek, durdurulan işyerinde faaliyete devam etmek gibi durumlarda ise her bir kusur için ayrı ayrı 89 bin 629 lira ceza uygulanacak.Büyük kaza önleme politika belgesini hazırlamayanlara 56 bin 18 lira, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurumu tarafından çağrıldıkları zaman gelmeyenlere, ifade ve bilgi vermeyenlere gerekli olan belge ve delilleri getirip göstermeyenlere de 12 bin 181 lira ceza uygulanacak. İş güvenliği uzmanları, son günlerde kapatma ve yüksek cezaların iş sağlığı ve güvenliğini ciddiye almayan, ‘kulağımı tıkarım, işlerimi yaparım’ mantığı ile hareket eden işverenleri büyük sıkıntılara soktuğunun görüldüğünü dile getirdi. Uzmanlar, "Aynı durum tüm kamu kurumları için de söz konusu. Kurum müdürleri, ‘bana bir şey olamaz’ mantığı ile hareket etmesinler aksi takdirde kesilecek cezalar kendilerine rücu edilecek, kamu kurumlarında idareci olan arkadaşları tekrar uyarıyoruz ciddi sıkıntılar sizi bekliyor. Ceza ödememek için idarecilik yapınız kurumlarda iş güvenlik uzmanı ve işyeri hekimlerini görevlendirin, risk analizlerini, acil durum planlarını yaptırın ve çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimi aldırın." uyarısında bulunuyor. |
Kusurlu Bulunan İş Güvenliği Uzmanları Tutuklanıyor
![]() Ölümlü iş kazalarında kusuru bulunan iş güvenliği uzmanları tutuklanıyor. İşletmelerde yaşanan ölümlü iş kazlarının ardından hemen göz altına alınan işletme sorumluları ve işletmenin iş güvenliği uzmanları yapılan sorgulamanın ardından kusur oranlarına bağlı olarak kimi serbest kalıyor, kimi dava süresince, kimiside akabinde tutuklanarak cezaevine gönderiliyor. Bize ulaşan bilgilere göre ülkemiz genelinde kesin olmamakla beraber 72 iş güvenliği uzmanının tutuklanarak cezaevine gönderildiğidir. |
Kamuda İş Güvenliği Seferberliği
Bursa Valisi Münir Karaloğlu, kamu kurumlarının da artık fabrikalar gibi çalışanların iş güvenliğini sağlamaktan mesul olacağını söyledi. Bursa'da kamu kurumlarının müdürleri iş güvenliği hakkında bilgilendirildi. Çarşamba'daki valilik binasında yapılan toplantıda, 2012 yılında yürürlüğe giren İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu hakkında kamu kurumlarının müdürlerine bilgi verildi. İş yerlerinde kamu ve özel ayrımı olmayacağını belirten Bursa Valisi Münir Karaloğlu, "Eskiden iş sağlığı, iş güvenliği denince daha çok üretim yapan sanayi kuruluşları akla gelirdi. Yeni yasa ile iş sağlığı ve iş güvenliğinde ve meslek hastalıklarında özel sektör ile kamu ayrımı kalktı. Bizim de bir işveren sıfatı ile hem iş sağlığı ve iş güvenliği, hem de meslek hastalıkları ile ilgili almamız gereken tedbirler var. Temmuz 2014 yılında kamu ile ilgili olan kısım yürürlüğe girecek. Kamuda da aynen özel iş yerlerinde olduğu gibi risk analizi yapılacak. Hizmet ürettiğimiz, mekan olarak kullandığımız alanlarla ilgili risk analizi yaptırıp aksaklıkları tespit etmemiz gerekiyor. Daha sonra da bu risklerle ilgili tedbirleri almamız lazım" dedi. Bu konunun vicdani bir sorumluluk olduğunun altını çizen Vali Karaloğlu, "Bu kanuni bir mecburiyet belki, ama diğer taraftan da bu bir vicdani sorumluluk. Beraber çalıştığımız insanlar, mesai arkadaşlarımız bizim iş ortaklarımız. İş güvenliklerini ve sağlıklarını temin etmek, onları meslek hastalıklarına karşı korumak bizim sorumluluğumuzdur. Çalıştığımız iş yerlerindeki huzurun temini, çalışanlarımızın mutluluğu, verimliliğin arttırılması için gerekenler yapılacak" diye konuştu. Konuşmaların ardından Dr. Kurtuluş Aslan, iş sağlığı ve güvenliğinin kurumlarda uygulanması ve sağlık boyutu; İş Müfettişi Faruk Biçer, iş sağlığı ve güvenliğinin uygulanması ve İSG hakkında; İş Hukuku Uzmanı Av. Ali Atıcı ise iş sağlığı ve güvenliğinin hukuki boyutu hakkında bilgi verdi. Sunumların ardından toplantı soru-cevap bölümü ile devam etti. |
TESK Başkanı Palandöken: "Sahte İş Sağlığı Güvenlik Uzmanlarına Kanmayın"
"KATİP sistemi üzerinden anlaşma yapmak zorundadırlar" dedi. Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca hazırlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 1 Ocak 2014 tarihinde uygulamaya konulması ile sahte iş sağlığı ve güvenliği uzmanları da ortaya çıktı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, iş güvenliği uzmanlarının istedikleri gibi işyerleri ile kendi kafalarına göre anlaşma yapamayacaklarını kaydederek, "İşverenler, sadece risk değerlendirmesi yapılırken ihtiyaç duyulduğunda destek için işyeri dışındaki kişi ve kuruluşlardan hizmet alabilirler. 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için iş sağlığı ve güvenliği uygulaması 01.07.2016 tarihinde başlayacak. 50'den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri içinse 01.01.2014 tarihinde başladı. Yani 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle 50'den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için iş güvenliği uzmanı, iş yeri hekimi ve diğer sağlık personelinden hizmet alma başlamış bulunmaktadır. İşte bu noktada devreye giren sahte iş sağlığı güvenliği uzmanları işyerlerini gezerek, iş güvenliği konusunda rehberlik yapmak amacıyla işverenlerden ücret talep ediyorlar. Halbuki işverenlerin İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan İSG-KATİP sistemine giriş yapması ve iş sağlığı ve güvenliği profesyonellerini bu sistem üzerinden seçmesi gerekmektedir. İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri, Bakanlıkça yetkilendirilmiş Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri (OSGB) ile Toplum Sağlığı Merkezleri'nden (TSM) alınabilmektedir" dedi. "SİSTEM SAHTECİLİĞİ ORTADAN KALDIRIYOR" Tüm işverenlerin İSG-KATİP sistemini kullanması gerektiğini belirten Palandöken, "İşveren anlaşacağı iş güvenliği uzmanlarını, işyeri hekimlerini ve diğer sağlık personelini İSG-Katip üzerinden TC kimlik numaraları aracılığı ile online olarak Bakanlığa bildirecektir. Seçilen iş güvenliği uzmanı veya işyeri hekimleri yine İSG-Katip üzerinden E-Devlet şifreleri ile sisteme giriş yaparak sözleşmelerini online ortamda onaylayacaktır. Önceden onayı alınmış ve geçerliliği devam eden sözleşmeler de aynı şekilde İSG-Katip üzerinden yenilenecektir. Tehlike Sınıfları Tebliği'ne uygun bir sınıf seçilmemesi veya seçilen sınıfa uygun sertifikası olmayan bir iş güvenliği uzmanının seçilmesi halinde sistem onay vermeyecektir. İSG-Katip üzerinden Bakanlığa bildirilmeyen iş güvenliği uzmanı veya işyeri hekimlerinin işyeri ile olan anlaşmaları geçerli kabul edilmeyecektir. Verilecek olan devlet desteklerinden de yararlanamayacaklardır. Tüm bu kurallar düşünülerek işyerinize gelip ben iş sağlığı ve güvenliği uzmanıyım diyen herkese inanmayın ve onlarla anlaşma yapmayın" ifadelerini kullandı. |
Erzurum'da "İş Sağlığı ve İş Güvenliği" Semineri
![]() Seminerde İş Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı Yasemin Öymez, 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Kişisel Koruyucu Donanım seçim ve Kullanım Kriterleri konuları hakkında bilgiler verdi. Yasemin Öymez, bilinci artırmaya çalıştıklarını ve farkındalık oluşturmak istediklerini kaydetti. Öymez, "Ülkemizde iş kazası sonucu toplam 16 bin 902 çalışan iş göremez hale geliyor. Sadece 2011 verilerine baktığımız zaman ülkemizde 69 bin 227 iş kazası olmuş ve 697 meslek hastası bulunuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ortak kamu spotları hazırladık bu sayıları azaltmaya çalışıyoruz. Önlemler alındığı takdirde meslek hastalarının yüzde 100 ve iş kazalarını da yüzde 98 oranında önleyebiliriz." diye konuştu. Öymez, konuşmasının devamında şunları ifade etti: "Türkiye'de günlük ortalama 172 iş kazasının meydana geliyor ve bu kazalarda 3 can kaybı oluyor. 20 Haziran 2012'de bakanlığımızca 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çıkarıldı. Kanun sadece işçileri değil tüm çalışanları kapsıyor. Kanun büyük güvenceler veriyor. Hayati tehlikenin olduğu yerde işin durdurulmasını sağlıyor. Çalışanları güvence altına alıyor." Seminere Açıköğretim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Üstün Özen, Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Kürşat Akbulut, İş Sağlığı ve Güvenliği Programı Koordinatörü Selçuk Sincar ve öğrenciler katıldı. |
Brisa İş Kazasız Geçen 1690 Günü Kutladı
![]() Türkiye'nin lider lastik üreticisi Brisa, Lastik-iş Sendikası Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen yemekli törende Üretim Direktörlüğü'ne bağlı Ürün Kontrol 1 Bölümü'nün 1690 günlük kazasızlık başarısını kutladı. Organizasyonda çalışanlara yönelik bir konuşma yapan Brisa Üretim Direktörü Haluk Kürkçü, Brisa bünyesinde iş güvenliğinin sağlanmasına yönelik çalışmaları üretim sürecinin doğal ve ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini dile getirdi. Fabrika Üretim Direktörlüğü ve Mühendislik Direktörlüğü'ne bağlı bölümlerde uyguladığı "Kazasızlık ve Onurlandırma Standardı" ile iş güvenliği konusundaki hassasiyetini gözler önüne seren Brisa'nın hedefi "sıfır iş kazası". Brisa'nın Üretim Direktörlüğü'ne bağlı Ürün Kontrol-1 Bölümü'nün 75 çalışanı, düzenlenen yemekli törende yöneticileriyle bir araya gelerek herhangi bir iş kazası yaşanmadan tamamlanan 1690. iş gününü kutladı. 'İş güvenliği fabrikamın ve ailemin teminatıdır' ilkesi doğrultusunda faaliyetlerini sürdüren Brisa çalışanlarının imza attığı 1690 günlük kazasızlık başarısı, Brisa fabrikalarında bugüne kadarki en uzun kazasızlık dönemi olarak kayıtlara geçti. Brisa Çalışma İlişkileri Direktörü Dr.Uğurtan Doğan, Brisa Üretim Direktörü Haluk Kürkçü ve Lastik İş Sendikası Genel Başkanı Abdullah Karacan'ın da katılımıyla gerçekleşen kutlama kapsamında yapılan çekilişle çalışanlara altın hediye edildi. Organizasyonda çalışanlara yönelik bir konuşma yapan Brisa Üretim Direktörü Haluk Kürkçü, iş güvenliği konusunun Brisa bünyesinde hayati önem taşıdığına dikkat çekerek, "Her şeyden önce, iş güvenliğinin sağlanmasına yönelik çalışmaları üretim sürecimizin doğal ve ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. İş güvenliği konusunda çalışanlarımızın gerekli eğitimleri alması ve istenilen bilinç düzeyine sahip olması adına gösterdiğimiz çabanın karşılığını almış olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz" dedi. Kürkçü, hedeflerinin ise "sıfır iş kazası" olduğunu dile getirdi. Brisa, Fabrika Üretim Direktörlüğü ve Mühendislik Direktörlüğü'ne bağlı bölümlerde hayata geçirdiği "Kazasızlık ve Onurlandırma Standardı" ile iş güvenliğine verdiği önemi gözler önüne seriyor. Söz konusu departmanlarda çalışanları süreç risklerine göre sınıflandırarak risk grupları oluşturan Brisa, çalışanlarını bu standart kapsamında ödüllendiriyor; ayrıca tüm çalışanlara kazasız geçen 180 gün 360 gün gibi süreler için yangın söndürme tüpü ve ilk yardım kiti gibi evdeki güvenliği sağlamaya yönelik hediyeler de veriliyor. |
Van'da 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Tanıtıldı
![]() Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Van' da "İş Sağlığı ve Güvenliği" semineri verdi. Van Ticaret ve Sanayi Odası'nda (VATSO) İş Sağlığı ve Güvenlik Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen seminerde, "6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu" hakkında bilgi verildi. İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ümit Tarhan, 81 ilde kanunun tanıtılması ile ilgili seminerlerin verildiğini belirtti. Ülke genelinde günde ortalama 172 iş kazasının yaşandığını ve bu kazalarda her gün ortalama 3 kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Tarhan, meydana gelen kazaların çoğunun insan kaynaklı olduğunu kaydetti. Tarhan, "6331 sayılı kanunla birlikte işyerlerindeki kazaları en aza indirmek istiyoruz, bu yüzden işveren ve çalışanları bilinçlendiriyoruz" dedi. İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Ahmet Ersoy da, 'Eski mevzuat yapısı, sayısal veriler neler getiriyor ve planlanan öncelikler' konularında önemli bilgiler sundu. Seminerde, ayrıca İş Sağlığı ve Güvenliği uzman yardımcısı Kübra Ünal, 'İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürü', Seçil Gürler ise, 'İSG katip yetkilendirme' konularında bilgi verdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Van' da "İş Sağlığı ve Güvenliği" semineri verdi. |
Bakan Faruk Çelik: Hedefimiz İş Kazalarının Sayısını Düşürmek
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İntes Yönetim Kurulu Geleneksel Toplantısı’na katıldı. Sheraton Otel’de düzenlenen programda konuşan Bakan Çelik, çalışma dünyasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çelik, “2004 yılında 10,8 olan işsizlik oranının Ekim 2012’de 9,1’e, 2004’te 20,6 olan genç işsizlik oranımız Ekim 2012’de 18,1’e geriledi. 2009’dan bu yana 4 milyon 232 bin kişiye istihdam sağladık” şeklinde konuştu. İnşaat sektörünün gelişiminden bahseden Bakan Çelik, 2011 yılında bu sektörün yüzde 11,2 büyüdüğünü söyleyerek, “Bunun istihdama yansımaları da olumlu oldu. 2002 yılında inşaat sektöründeki istihdam oranı yüzde 4,5 oranında, 2012 yılında ise bu oran yüzde 10’lara yükseldi” ifadesini kullandı. Çalışma ve sosyal güvenlik alanında önemli reformlar yapıldığını dile getiren Çelik, “İntibak Kanunu, İş Sigortası, Sosyal Güvenlik Reformu gibi yenilikler yaptık. Kadınların istihdamında işveren prim desteğini sürdürüyoruz. 2004’ten bu yana 24 milyar liralık bir destek sağladık” diye konuştu. Türkiye’de mesleksizlik sorunu olduğuna dikkat çeken Çelik, “48 bin açık meslek var. Yani 48 bin vatandaşımıza iş bulabilme imkanımız varken, o mesleğe uygun insan bulamıyoruz. İş var, mesleksizlik sorunu ciddi problem teşkil ediyor” dedi. İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ İstihdam açıdan hedeflerin olduğunu bildiren Bakan Çelik, ‘Ulusal İstihdam Stratejisi’ çerçevesinde 2023hedeflerini açıkladıklarını hatırlatarak, “40 hedef, 57 politika ve 205 tedbiri içeren planı tamamlamış bulunuyoruz. İnşallah 2023 yılında yüzde 5’e inmiş bir işsizlik oranıyla karşı karşıya kalacağız” şeklinde konuştu. İş Sağlığı Güvenliği konusuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Çelik, “2011 yılında iş kazalarının 11,2’si, ölümlerin de yüzde 33,5’i inşaat sektöründe meydana geliyor. Türkiye’de her gün 171 iş kazası meydana geliyor. Dünyada her yıl 2 milyon 300 bin insan hayatını kaybediyor. Türkiye’de 2002 yılında 100 bin çalışandan 17 kişi hayatını kaybederken, bugün 100 bin çalışandan 8 kişi hayatını kaybediyor. AvrupaBirliği ülkelerinde 100 bin çalışandan 4 kişi hayatını kaybediyor. 15 Avrupa ülkesinde 100 bin çalışandan 1 kişi hayatını kaybediyor. Hedef, iş kazalarında oranı 100 binden 1’e inmektir” ifadesini kullandı. |
ATO Başkanı Gizer: Tüm Kuruluşlarla İşbirliğine Hazırız
Adana Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Gizer, iş makinalarının sağlıklı ve kurallara uygun çalışmasının, iş kazalarının önlenmesinden, oluşturulan katma değere kadar her alanda yarar sağlayacağını söyledi. Gizer, "Kanun gereği iş makinalarının tescil yetkisi odamıza verilmiştir. Bu süreçte, baştatmmob Makina Mühendisleri Odası olmak üzere tüm kuruluşlarla her türlü işbirliğine hazırız." diye konuştu
İş makinalarının tescili ile yetkinin ticaret ve sanayi odalarına verildiğini ifade eden Hüseyin Atıcı, "İş makinaları hayatımızın her alanına girmiştir. Dolayısıyla bunların daha verimli ve iş güvenliğini ön planda tutan standartlar çerçevesinde çalışmalarının sağlanması gerekmektedir. Bu anlamda, iş makinaları tescil yetkisini elinde bulunduran Adana Ticaret Odası ile eksper ve bilirkişi noktasında daha koordineli çalışma yapılması gerektiği düşüncesindeyiz. Bizlerin işbirliği, oluşan iş kazası ve iş kayıplarının önüne geçecektir." dedi. Ato Başkanı Ali Gizer de, Oda yetkisi dahilindeki tüm teknik konularda, öncelikle mühendis odaları olmak üzere ilgili tüm kuruluşlarla sürekli işbirliği içerisinde olduklarını söyledi. Gizer, ülkemizin ekonomik ve sosyal alanda gelişmesini sağlamak için zorunlu olan yol, su-elektrik, baraj, köprü, iletişim ağlarının yanı sıra yeraltı kaynaklarının en rantabl şekilde kullanılabilmesindeki birinci unsurun sağlıklı çalışan iş makinaları olduğunu ifade etti. Gizer şunları söyledi: "Yasaların bu alanda bize verdiği görev, iş makinalarının tesciliyle ilgili evrakların tamamlanmasını sağlayarak onaylanmasına yöneliktir. Teknik olarak, iş makinasının çalışma ömrünü tamamlayıp, tamamlamadığı, işçi güvenliği ya da üretim kaybı oranı gibi temel sorunları tespit etmemiz mümkün değil. Zaten şu ana kadar teknik bilgi gerektiren tüm konularda, mutlaka ilgili Oda'ya iletip gerektiğinde bilirkişi tayin edilmesi talebinde bulunuyoruz. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ile bu konunun daha kapsamlı olarak ele alınarak, oluşacak boşlukların ortadan kaldırılmasına yönelik ortak çalışma yapılmasında yarar var." |